KORONA’DAN SAVAŞ’A

Tam bitti derken yeniden çoğaldı, her seferinde yeni varyantlar ortaya çıktı. Ülkeler arası kapılar kapandı, açıldı.  Aşı çıksa rahatlarız derken aşılar birer birer çıktı ama onunla beraber aşı karşıtları da ortaya çıktı. Protestolar, kampanyalar birbirini kovalarken, birinci aşı, ikinci aşı, hatta üçüncü ve dördüncü derken, yok Pcr testi, yok çabuk yapılan ev testleri derken virüs yakamızı bir türlü bırakmadı, ve koskoca bir iki yıl geçti.

Üçüncü yılına adım attığımız salgının etkisi azalmış olsa da (daha doğrusu öyle söyleniyor, doğruluk payı ne kadar bilemiyorum), tüm dünyada hala devam etmesine karşın, tedbirler ve kurallar teker teker kalkmaya başladı. Eski normale dönmeye başlıyor gibiyiz. Çoğu ülke normalleşmeye, koronayı unutmaya başladı bile. Artık sokaklarda, toplu taşım araçlarında, dükkan ve restaurantlarda maskeli kişiler parmakla sayılır halde. Sanırım artık ülke liderleri tedbirlerin yerine, sürü bağışıklığı yöntemini denemeye karar verdiler. Yoksa bu şekilde daha ne kadar yaşanacak ki diye düşünüyor olmalılar.

Artık, tam tamına iki yıl sonra dünya yavaş yavaş normale dönmeye çalışırken, üzerinden çok geçmedi, yine akıl almaz bir olay oldu. Koronanın pabucunu dama attı; Savaş çanları çalmaya başladı.

Evet maalesef bu çağda bu ne şimdi? Ne savaşı, neyin savaşı bu? Hepimizin sıcacık evlerimizde, televizyonlarımızdan ve medya üzerinden takip ettiğimiz üzere Rusya, komşusu ve eskiden aynı birlik içinde bulunduğu Ukrayna’yı işgal etti.

İnanılır gibi değil diyeceğim ama 24 Şubattan itibaren savaş başladı bile. Ülkeleri işgal edilen, bombalanan, evlerini, yurtlarını terk etmek zorunda kalan Ukraynalılar yollara döküldüler. Komşu ülkelere, Avrupa ülkelerine sığınmak için göçe başladılar; evlerini, sevdiklerini, vatanlarını arkalarında bırakarak.

Rusya’ya bir çok ülke ve kuruluş engeller koymaya, Ukrayna’ya destek olmaya başladı. Bu arada Rusya ve Ukrayna arasındaki müzakere görüşmeleri de devam ediyor, hatta sonuncusu Türkiye’de Antalya’da yapıldı ama hala ateşkes kararı alınmadı.

Şu an tüm dünyanın gözü, kalbi ve aklı Ukrayna’da. Savaş denilen bu anlamsız olayda. Bunun üçüncü dünya savaşına neden olabileceği bile düşünülüyor. Ama tüm kalbimle umuyorum ki, Koronayı gölgede bırakan, bu devirde şahit olduğumuz bu insanlık dışı olay bir an önce son bulur ve ateşkes kararı bir an önce alınır.

Eskilerden bir şarkıda olduğu gibi “Hayat bayram olsa, bütün dünya buna inansa, insanlar el ele tutuşsa, birlik olsa” güzel olmaz mı?