Funda Eskioğlu Bir Umut Filmi Ve Karakterini Anlattı || E Haber Ajansı
Altın Portakal ödüllü Ümit Köreken’in yönetmenlik koltuğunda oturduğu “Bir Umut” filminde rol alan başrol oyuncusu Funda Eskioğlu, filmi ve canlandırdığı Neriman karakterini anlattı.
Mavi Bisiklet filminin bol ödüllü yönetmeni Ümit Köreken’in yeni filmi “Bir Umut”un başrolünde yer alan Funda Eskioğlu, canlandırdığı karaktere dair açıklamalarda bulundu. Devlet Tiyatroları sanatçısı olan; Ihlamurlar Altında, Arka Sıradakiler, Arka Sokaklar, İnadına Aşk, Hakan: Muhafız, Sen Anlat Karadeniz ve Babil gibi dizilerde rol almış Funda Eskioğlu, filmin hikâyesi ve karakterine dair açıklamalarda bulundu.
“Karakterimi İç Yolculukla Yarattım”
Filmdeki karakterine dair değerlendirmelerde bulunan Funda Eskioğlu, filmde hayat verdiği karakter gibi bir anne olmadığını ifade etti. Karakterini daha iyi özümsemek ve rolünü de daha iyi yansıtabilmek açısından iç yolculukla karakter yaratımının başladığını belirten oyuncu, “Bunu zaman zaman tiyatroda yapıyoruz ama bir dizide mümkün değil” dedi.
“Rolüm İçin MS Hastalarıyla Birebir Görüşme Yaptım”
Filmin hazırlık ve çekim sürecinin pandemi dönemine denk geldiğini fakat buna kendi rolü açısından baktığında neredeyse hiç etkilenmediğini söyleyen Funda Eskioğlu rolüne hazırlık sürecini şu cümlelerle açıkladı: “Yönetmen bizi filmin çekimleri öncesi başka bir dünyanın içine soktu online olarak. Mayıs ayından itibaren haftada bir gün Online toplantılar yaptık ve karakter çözümlemesine çalıştık. Benim oynadığım kadın MS hastası bir anne. Benim annem de Parkinson hastası olduğu için benim yolculuğum çok daha duygusal oldu ama o duygusallığı karaktere getirmedim. MS hastalığıyla ilgili filmler izledim. Pandemide hastaneye gittik. Genç-yaşlı MS hastası insanlarla görüştük. O kısım biraz ağırdı benim için. Annemi üç yıl önce kaybettim. Otuz yıl Parkinson çekti. Bir taraftan MS hastalığı, bir taraftan oğlunu yirmi yıldır görmeyen bir anne. Bambaşka yerlere götürdü beni”.
“Oynamak Taklit Etmek Değil, İçindekini Bulmaktır”
Filmin tüm sürecinin kendisi açısından çok keyifli geçtiğine de değinen tecrübeli oyuncu “Bir oyuncu bence böyle çalışmak ister sinema filminde. Oynamak, taklit etmek değil, içinden o kadını bulup, oraları araştırıp, onlarla karakteri birleştirip ‘O’ olmak” dedi. Çekimler öncesinde iki hafta yoğun prova yaptıklarını vurgulayan Eskioğlu, psikolog ile olan bir sahnesini de tamamen doğaçlama oynadığını ifade etti ve sözlerine şu cümlelerle devam etti: “Replikleri ezber yapmadık ve bu durum çok keyifliydi bizler açısından. Demek ki tiyatro gibi karakterler bu kadar iyi analiz edilirse ve yazılmayanı da katarak yönetmene getirdiğimizde çok iyi işler ortaya çıkar”.
Yapımcılığını Drama Yapım’ın üstlendiği filmin önümüzdeki yıl gerçekleştirilecek ulusal ve uluslararası çeşitli film festivallerinde gösterilmesi planlanıyor.
Filmin Kısa Hikayesi
Umut (35), sinema filmlerinde rol almak isteyen bir oyuncudur. Eşi Asiye (43) kendi kurdukları özel tiyatroda yönetmenlik yapmaktadır. Umut, on dört yaşında iken babasını kaybetmiş, annesinin üç çocuklu bir adamla evlenmesi üzerine Bursa’da yaşayan dayısının yanına gönderilmiştir. Bu olaydan sonra yirmi yıl boyunca annesi ile hiç görüşmemiştir. Sınırda yaşadığı sorun nedeniyle Bursa’ya dönemeyen tır şoförü dayısından bir telefon alır. Anadolu’nun küçük bir kasabasında yaşayan annesi MS hastalığı nedeniyle tedavi için Bursa’ya gelmiştir. Annesinin tedavisiyle ilgilenmek zorunda kalan Umut hastanede sürpriz bir şekilde Asiye’nin hamile olduğunu öğrenir. Bu durum Umut’un çocuk sahibi olmak istememesi nedeniyle büyük bir tartışmaya neden olur. Asiye telefonunun da içinde bulunduğu çantasını almadan ortadan kaybolur. Umut çok uğraşsa da ondan hiçbir haber alamaz. Yaşadığı yoğun stres ve yıllardır içinde biriktirdiği duygular nedeniyle annesi ile büyük bir hesaplaşma yaşarlar ve annesi de ansızın ortadan kaybolur. Gece boyu Asiye’yi ve annesini arayan Umut, sabah her ikisinden de beklenmedik haberler alır. Fakat sadece birine yetişebilme şansı vardır.
e-Haber Ajansı (e-ha)