Sağlık

Aile Hekimleri: Aşı Karşıtı Açıklamalar Üzüntü Verici Boyutta

Sezen, yaptığı açıklamada, hastalıklara karşı bağışıklık oluşturan ürünler olan aşıların, sağlığı geliştirme ve hastalıkların yükünü azaltmakta halk sağlığının en etkili silahlarından olduğunu söyledi. Aşılamanın, toplumsal sağlığını etkilediğini ve sağlık sistemlerinin güçlendirilmesi alanında önemli sosyoekonomik yararlar sağladığını vurgulayan Sezen, şunları ifade etti:

“Aşılanma ile her yıl dünyada yaklaşık üç milyon hayat kurtarılmakta ve aşı ile önlenebilir hastalıklardan kaynaklanan salgın ve hastaneye yatışların önlenmesine yardımcı olunmaktadır. Aşı ile önlenebilen hastalıklar arasında; kızamık, kızamıkçık, kabakulak, suçiçeği, çocuk felci, hepatit A, B ve grip gibi viral hastalıklar ile tüberküloz, difteri, boğmaca, tetanoz, menenjit gibi bakteriyel hastalıklar bulunmaktadır. Aşılar, hem birey hem de toplum düzeyinde etki gösterirler. Ancak, hiçbir aşı %100 etkili değildir. Buna karşın toplumda yaygın şekilde uygulandığında aşıyla önlenebilir hastalıkları azaltmak, elimine etmek ve hatta görülmemesini sağlamak mümkündür. Bağışıklamanın başarısı aşılama hızıyla doğrudan bağlantılıdır. Ve aşı kararsızlığı veya karşıtlığı gibi aşılama oranlarını düşürecek durumların aşıyla önlenebilir hastalıkların kontrolünü zorlaştıracağı açıktır. Özellikle ebeveynlerin aşı karşıtlığı, çocuklarda aşıyla önlenebilir hastalıkların görülme sıklığının artmasına yol açtığından toplumda bulaşıcı hastalıkların tekrar yaygınlaşacağı endişesine sebep olmaktadır. Aşı karşıtlığı sadece bugünün gündemi değildir. Günümüzde özellikle neoliberal politikaların etkisi ile artmış ve sosyal medya üzerinden hızlıca yayıldığı için görünür hale gelmiştir. Aşıların içinde aşının etkinliğini artırmak amacıyla kullanılan adjuvanların önemli bir advers etki yaratmadığı yapılan birçok bilimsel araştırma ile kanıtlanmıştır. Adjuvan olarak kullanılan Alüminyum tuzları 70 yıldır aşılarda kullanılmakta ve literatürde bildirilen aşı bölgesi irritasyonu dışında yan etkisi tespit edilmemiştir. Unutulmamalıdır ki, aşılarda bulunan alüminyum miktarı, hazır mamalardan ve hatta anne sütünde bulunan miktardan dahi çok daha azdır. Bazı yazarların, ulusal televizyon kanallarında ifade ettiği aşılarla ilgili açıklamalar bilimsel dayanaktan yoksundur. Topluma mal olmuş yazarlarımızın, aşı kararsızlığına destek vermeleri, aşı karşıtlarının sayısını yıllardır artmasına yol açan süreçte ön planda yer almaları, artan kızamık salgınlarına, eradike edilen hastalıkların tekrar gün yüzüne çıkmasına yol açılan dönemde ısrarla basına verdikleri demeçler, yazmış oldukları kitaplarda yer alan tıp ilminin ve kanıtlanmış bilimsel verilerin dışında, kanıta dayalı olmayan, toplum sağlığını hiçe sayan ifadeleri nedeniyle kınıyoruz.

Türkiye sınırlarında yaşayan bireylerin yaşamlarını olumsuz etkiyebilecek, telafisi imkansız zararlara yol açabilecek şekilde yönlendirici açıklamalarda bulunanlar ve Anayasa ile güvence altına alınmış bireysel hakları, güncel tıp ilmi dışında dezenformasyon yaparak toplum sağlığını etkileyenler hakkında Sağlık Bakanı başta olmak üzere ilgilileri göreve davet ediyoruz.”

e-Haber Ajansı (e-ha)

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu
Kapalı