BENDE SENİ SEVİYORUM
Çay bardağından çıkan duman, buğulu camın, damlalarını ısıtıyordu.Hiç kimseye aldırmadan yağmur yağıyordu.Şemsiyeniz varmış, yokmuş, saçlarınız bozulacakmış,üzgünmüşsünüz, mutluymuşsunuz , onun için birşey ifade etmiyordu.Isterseniz yağmur ile mutlu olabilir ya da onunla ağlayadabilirsiniz.Bu da yağmuru, hiç ilgilendirmiyordu.Bizim ruh halimizi etkileyebiliyordu.Yağmur yağdıkça,arkadaşım Derya,iyice duygulanıyor anlatıyor da anlatıyordu.Konu gittikçe derinleşiyor bu da beni aşıyordu.
Bir şey oldu dedi.Eyvah dedim.Anlattı; Eraya seni seviyorum dedim.Ne dedi biliyor musun? Duysan, çok şaşırırsın dedi.Ne dedi? diye sordum. “Bende” dedi,düşünebiliyor musun? “BEN DE ” dedi.
Ne yalan söyleyeyim rahatladım.Olumsuz birşey söylese, benim tanıdığım Derya, beni sabaha kadar, bu sohbete kitlerdi.Tam, ne var ki bunda?diyecektim. Hiç böyle söylenir mi dedi.”Bende seni seviyorum” demeliydi.Ondan bunu duymak isterdim, bu cümlenin, sıcaklığını hissettmek isterdim dedi.Gözleri dolu dolu , gözlerimin içine baktığında, kalbini hissettim.Ben seni çok seviyorum, canım arkadaşım.Erayın da çok sevdiğinden hiç şüphem yok dedim.Gerçektende böyle düşünüyordum.
Eve doğru yürürken düşündüm.Bazen özensiz,düşünmeden,bazen de espri yaptığımızı zannederek kurduğumuz cümlelerimiz olabiliyor.Bilerek, üzmek, kırmak amaçlı değil tabi.Karşımızdakinin ruh halini, duygusunu, o anki hassasiyetini bilemeyebiliriz.Biz de o an farklı bir duygu ya da durumda olabiliriz. Hepimiz farklıyız.Örneğin ben; birine seni seviyorum desem.O da bana “bende”dese üzerinde durmam.Derya,benim gibi değildi.Bazı insanlar daha naif, daha hassastı.Bu günden sonra,kurduğum cümlelere daha da dikkat etmeye karar verdim.Yağmur, gittikçe hızlanıyor.Eve geliyorum.Burada da yalnız bırakmıyor beni.Uzunca bakıyorum,yağmur, seni çok seviyorum diyorum.Cevap?cevap yok.Yagmur onu sevdiğimle niye ilgilensin ki diyorum.Sonra bir bakıyorum camda yuvarlanan damlaları, gittiğinde de bıraktığı sonsuz huzur içeren toprak kokusu var.
Öykü Orakcı