İşaret Dilinin Kısıtlanması Sağır Kimliğine Yıkıcı Etkisi Oldu
Pandemi sebebiyle bu yıl çevrim içi olarak düzenlenen 8. Engelsiz Filmler Festivali, hafta sonunda alternatif arayanların tercihi oldu. Bu akşam çevrim içi olarak tüm Türkiye’den takip edilebilecek Ödül Töreni’yle sona erecek Festival’in altıncı gününde sinemaseverler gösterimleri devam eden filmlerin yanı sıra “Engelsiz Yarışma”da yer alan “Maddenin Halleri” ile “Eski Normal: Beden” seçkisinde yer alan “Alıcı”, “Baş Yukarı”, “Dikiş”, “Etiketim” ve “Unutulmaz” filmlerini de eff2020.muvi.com adresinde izleme fırsatı buldular.
Sinemaseverler gösterimlerin yanı sıra Festival Yönetmeni Ezgi Yalınalp’in moderatörlüğünde “Maddenin Halleri” filminin yönetmeni Deniz Tortum, “Eski Normal: Beden” seçkisinde yer alan “Alıcı” filminin yönetmeni Jenny Brady ile aynı seçkide yer alan “Baş Yukarı”nın yönetmeni Joanne Salmon ve engelli hakları aktivisti Elif Gamze Bozo ile gerçekleşen söyleşileri de takip etme fırsatı buldular.
“Hastaneyi Hep Eğlenceli ve Şenlikli Bir Yer Olarak Gördüm”
Festival’de altıncı günün ilgi çeken söyleşilerinden biri, Engelsiz Yarışma seçkisinde yer alan “Maddenin Halleri” filminin yönetmeni Deniz Tortum söyleşisiydi. Rotterdam Uluslararası Film Festivali’nde yarışan ve İstanbul’da bir eğitim hastanesinin canlı ve cansız sakinlerini, ameliyathaneden morga, yaşam ile diğer durumlar arasında, gerçek ve sanal arasında hareket edenleri izleyen belgeseli yönetmeni söyleşide ilk olarak filmin nasıl ortaya çıktığına dair soruyu yanıtladı. Babasının uzun yıllardır Cerrahpaşa’da çalıştığını ve bu yüzden hastaneye duyduğu ilginin 2015 yılında çıkan hastanenin yıkılması ihtimaline dair haberle daha da arttığını belirterek filmini çekmeye karar verdiğini söyledi. “Babam orada çalıştığı için Cerrahpaşa’da çok zaman geçirdim. Ben hastaneye bakarken hep babamın gözünden görürdüm. O da hastaneyi dünyanın en eğlenceli ve şenlikli yeri olarak anlattığı için o hastanenin ilginçliği, şenliği ve karmaşası bana geçmiştir. Bunun sayesinde de filmimi izlediğiniz şekilde çektim” diyen Tortum, filminin anlatım tarzının nedenlerini çocukluğuyla ve tanıklıklarıyla açıkladı. Filmde seyircileri korkutacak sahneleri koyarken bunların nasıl algılanacağıyla ilgili bir korku yaşayıp yaşamadığına dair soruya filmde ameliyat, uzuvlar, patoloji ve kadavra gibi ağır sahnelerin olduğunu söyleyerek bunların bir noktada da hastanenin doğal akışı içerisinde olan unsurlar olduğu yanıtını verdi.
“İşaret Dilinin Kısıtlanması Sağır Kimliğine Yıkıcı Etkisi Oldu”
Eski Normal: Beden seçkisinde yer alan “Alıcı” filmi söyleşisinde yönetmen Jenny Brady filminin eski telekomünikasyon teknolojileri üzerine yaptığı araştırmalar sonucu ortaya çıktığını söyledi. Filmi çekme motivasyonunu ise dünya çapında katıldığı film festivallerindeki ayrıntılı altyazı ve sesli betimlemeli şekilde gösterim yapılan filmlerin varlığı şeklinde açıklayan yönetmen, bu filmleri görünce kendisinin de ayrıntılı altyazı ile nasıl yaratıcı bir şekilde çalışabileceğini düşünerek bu fikrin yavaş yavaş piştiğini söyledi. ve “Erişilebilirliğe pratik bir kavram olarak değil de perspektif bir yaklaşımla yaklaştım” dedi.
“İnsanlar, Hikayemi Anlatmam İçin Beni Teşvik Etti”
Eski Normal: Beden seçkisindeki “Baş Yukarı” filminin yönetmeni Joanne Salmon, kendisinin utangaç bir kişiliğe sahip olduğunu ve kendisinin ne kadar harika olduğuna dair filmi çekme cesaretini ise çalıştığı ekibinden aldığını açıkladı. Treacher Collins Sendromu olan bir sanatçı olarak karşılaştığı temel sıkıntılara da değinen Salmon, her insanın yaşayabileceği özgüven probleminin olduğunu ancak bunlar dışında çok büyük sıkıntılar ile karşılaşmadığını belirtti. “İnsanlar engelli sanatçılardan yalnızca engellilikle ilgili meseleleri anlatmalarını mı bekliyor?” sorusunu da cevaplayan yönetmen, şu anki durumunda insanların kendisini birtakım kalıplara sokmadığını ifade ederek “Görünür bir engele sahip olarak, beni hikayemi anlatmam için teşvik ettiler” dedi.
“Ben Engelli Olmaktan Çok Bir Sanatçıyım”
Günün diğer söyleşi de engelli hakları aktivisti Elif Gamze Bozo söyleşisiydi. Fiziksel olarak farklı olan ve sürekli engellerle karşılaşan bir sanatçı olmanın zorluklarına değinen Bozo, “Engelli bir kadın, yani bir sanatçı olarak karşılaştığım en büyük sorunlardan biri önyargılar” dedi. Kendisi gibi olanların sanatçı kimliğinden çok engelli kimliğinin ön planda olduğunu belirten Bozo, “Ben engelli olmaktan çok bir sanatçıyım” dedi. Söyleşide engellilere karşı olan önyargıları aşmanın yollarından da bahseden Bozo, özel tanımlamasını, engelli tanımlamasını kimsenin kabul etmemesi gerektiğinin altını çizdi.
FESTİVALDE TÜM GÖSTERİMLER VE SÖYLEŞİLER BU YIL DA ERİŞİLEBİLİR VE ÜCRETSİZ
Türkiye ve dünya sinemasının öne çıkan, çok konuşulan ve beğeniyle karşılanan filmlerini Türkiye’deki tüm sinemaseverlerle buluşturan Festival, programında yer verdiği tüm filmleri her yıl olduğu gibi göremeyenler için sesli betimleme, duyamayanlar için ayrıntılı altyazı seçenekleri ile erişilebilir ve ücretsiz olarak izleyiciye sunuyor. Festival’in çevrim içi film gösterimleri eff2020.muvi.com adresinden gerçekleştiriliyor. Filmler, Festival’in web sitesinden açıklanan gün ve saatlerde bu platform üzerinden ücretsiz izlenebiliyor. Engelsiz Filmler Festivali’nde film gösterimlerinin yanı sıra film ekipleri ve aktivistlerle gerçekleşecek söyleşiler de yine aynı adresten erişilebilir olarak takip edilebilmekte. Filmlerle ilgili ayrıntılara, gösterim ve söyleşi takvimlerine Festival’in web sitesi olan engelsizfestival.com adresinden ulaşılabilir.
Engelsiz Filmler Festivali hakkında ayrıntılı bilgiye www.engelsizfestival.com adresinden ulaşabilir; Festival’in Facebook, Instagram, Twitter hesaplarından duyuruları takip edebilirsiniz.
e-Haber Ajansı (e-ha)