KORONA’YA DAVETİYE
Merhabalar,
Ve sonunda tam kapanma geldi. Hem de tam da şu günlerde bir çok Avrupa ülkesi hızla normalleşme adımları atarken. Özellikle salgının ilk aylarında hatta son 3-4 ay öncesine kadar felaket haberleri ile dolu, vaka ve ölüm sayılarının Avrupa ve dünya sıralamasında en önlerde yer alan Birleşik Krallık şu an tam tersi olarak en iyi durumda. Nisan ortalarında attıkları ilk adımla, kısıtlamalarda bir çok gevşeklikler oldu. Mayıs ayının 17’sinde de kısıtlamalar önemli ölçüde kalkacak gibi. Yüksek sayılacak aşılanma oranının eminim bu başarıda katkısı da büyük. Ne diyelim darısı başımıza.
Türkiye’de ise Ramazan’ın başlaması ile uygulanan kısmi kapanma pek işe yaramadı, vaka sayıları hala yüksek sayılarda ve ölü sayıları ne yazık ki düşmedi ve kaçınılmaz olarak tam kapanmaya gidildi.
Evet yine başa dönülüyor. Salgının ilk aylarında uygulanan kısıtlamalara Türkiye tekrar geri dönüyor.
Hafta başında kapanmanın Perşembe akşam 7’de başlayıp, bayram sonrasına kadar devam edeceğini duyan bir çok duyarlı(!) insanımız apar topar kendini yollara attı. Kimisi özel aracı ile kimisi de toplu taşıma araçları ile yollara döküldü. Yani eskisinden daha da etkili olan İngiliz mutasyonunun sıklıkla görüldüğü ve bulaş oranının çok yüksek olduğu bilinen bu bu dönemde virüs artık bu hızlı ve kontrolsüz dolaşım ile bir çok yere ulaşacak.
Aslında tam kapanma kurallarından belki de en önemlisi; şehirler arası yolculuğun, zorunlu olması hali dışında yasak olmasıydı. Ama daha yasaklar başlamadan 2 serbest günün olması ile bu aşırı yoğunluğa sebep olup, fayda yerine zarar verir bir hale geldi. Tıpkı ilk aylarda son dakika duyurulan hafta sonu kısıtlaması öncesi gece yarısı marketlere, dükkanlara koşan, sosyal mesafeyi ve hastalığı unutan ve belki de bu kalabalıkta hastalığa yakalananlar gibi. Aslında bir bakıma bu sinsi düşmana duyarsızca, farkında olmadan(mı?) yardımcı oluyoruz.
Türkiye’nin her bir köşesinden insanin yaşadığı koskoca İstanbul boşalıyor. Memleketine gidenlerin yanı sıra Bodrum, Çeşme, Marmaris gibi turistik beldeler adeta insan göçüne şahitlik ediyor. Özellikle Bodrum’a girişteki trafik yoğunluğu inanılır gibi değil. Adeta kapanma öncesi virüs yayma operasyonu düzenlenmiş gibi.
Kapanmada marketler, bakkallar, manavlar, kuruyemişçiler, kasap ve tatlıcılar her gün (zincir marketler hariç, onlar Pazar günleri kapalı olacak) saat 10 ile 17 saatleri arası açık olacak ama insanlarımız yine alış veriş yapmak için, sanki kıtlık varmış gibi, daha önceki yaşananlardan hiç ders almamışcasına yine kendilerini marketlere, bakkallara, kasaplara attılar. Alın size virüse başka bir açık davetiye. İnsanlar bilinçlenmedikçe bu virüsle savaşmak maalesef çok zor!
Neyse umuyoruz ki bu yasaklar, bu kapanma işe yarar, aşılanmalar eski hızına kavuşur da biz de artık diğer ülkeler gibi normalleşme adımları atarız. Bakalım bekleyip göreceğiz.
Haftaya görüşmek üzere, evlerimizde sağlıklı ve mutlu günler diliyorum.