İnsanoğlu her zaman geleceği merak etmiştir. Özellikle teknoloji çağında, her şeyin baş döndürücü bir hızla geliştiği zamanda geleceği tahmin etmek hem çok zor hem de çok merak uyandırıcı olmuştur.
Birçok ünlü senarist, hayal güçlerini kullanarak gelecekle ilgili birçok kuram yapmış ve bunlar film olarak vizyonda gösterime sunulmuştur. ”Star Wars, Su Dünyası , Matrix , Avatar, Terminatör ” bunlara örnek olarak verilebilecek filmlerdir.
Gelecekle ilgili bazı senaryolar kurgulanmaktadır. Bunlar gerçekleşmeyebilir ama gerçekleşmesi için teknolojik çalışmalar başlamıştır. İnsanlığın hızla teknolojik açıdan gelişmesi, şehirlerin büyümesi, aşırı nüfus artışı ve benzeri durumlar ise dünya üzerinde yaşayan insanoğlu için tehlike arz etmektedir. Doğal kaynakların ve besinin her gün artan insan nüfusu için yeterli olmaması büyük bir sorun olarak önümüze çıkmaktadır. Ayrıca fosil yakıt kullanımından doğan karbon salınımı küresel ısınmaya neden olarak; iklim değişikliğine, kuraklığa, sellere, fırtınalara ve bitki örtülerinin yok olmasına neden olmaktadır.
2030 yılında hızla artan dünya nüfusu sonucu, yeterli önlemler alınmazsa Birleşmiş Milletler 2030 yılında bir kaynak krizi öngörüyor. Su, besin ve enerjinin çok pahalanması sonucu 3 milyardan fazla insanın açlık sınırına dayanacağı öngörülüyor.
2050’li yıllarda teknolojik olarak gelişme olsa da yenilenebilir temiz enerji kullansak da birçok bilim insanı 2050′ li yılların dünya için bir çöküş dönemi olacağını düşünüyor. Einstein’in bir sözünü de belirtmek isterim ” Üçüncü Dünya savaşını bilemem de sonraki taşlarla ve sopalarla olacak ” demiş.
2025 Abu Dhabi’ de yapılan geleceğin şehri Masdar 2025 yılında tamamlanacak. Tamamen yenilenebilir enerji kaynakları olan yeşil enerji ile beslenecek olan şehirde karbon hiç olmayacak.
2023 yılında, Elon Musk öncelikle Space-X projesiyle uzaya yolcu taşımak ve Hollanda’lı bir firma ise Mars’ta koloni oluşturmak için çalışmalara başlamıştır.
Yapay zeka, algoritma mantığının gelişmesiyle, insanların beyinlerine çip takılması projesi de hala devam etmekte olup önümüzdeki süreçte uygulanmaya başlayacaktır.
Yukarıdaki senaryolara bağlı olarak bazı çevrelerden, Covid 19 virüs salgınıyla ilgili yapay seleksiyon yapıldığı hakkında iddialar ortaya atılmıştır: Dünya üzerindeki 7 milyar insanın bu biyosferde, popülasyon olarak çok arttığı ve besin açısından yetersiz olduğu düşünülmektedir. Bu nedenle biyolojik etmenlerle yapay seleksiyonlar yapılarak nüfus istenilen düzeye indirgenmek istenmektedir. Tabi ki bunlar sadece varsayımdır ve kanıtlanmış değildir.
Egoist düşüncelerde büyüme ve zenginleşme mantığı içinde olan toplumlar, bireyler, zaman akıp geçiyor. Geriye dönüp baktığımızda, yalnızca fotoğraflarda anı olarak kalan güzellikler, tabiat harikaları görmekteyiz. Ama , yalnızca anılarda olan , karelerden ibaret olan resimlerde kalan güzellikler. Acaba bu yaşamda daha kaç yaz görebilirsiniz? Biz bu Dünya’yı atalarımızdan miras değil torunlarımızdan ödünç aldık. Son olarak bu Dünya bizim, kirletmeyelim, gidecek başka evimiz yok.
